28 Eylül 2016

MİM/Aslıhan'ın Dünyası

Canım Aslıhan'cığım beni mimlemişti geçen gün. Anca fırsatını buldum yazmaya...

1-Hayal kurmaktan hoşlandığınız yer ya da zaman dilimi var mı?

Genellikle sabahları işe yürüyerek gelirken kurarım. Yoksa o yol bitmek tükenmek bilmiyor.. Ama sonra işe geldiğimde pembe bulutların üstünden duvara toslamış gibi oluyorum orası ayrı :D


2-En çok nelerin hayalini kurarsın?

Bu konuda samimi olacağım.. Kızımın ''ANNECİĞİM'' demesini duyabilmek.. Bu biraz imkansız olsa da hayal işte..
Sonracığıma, çekirdek ailemize bir üye katılsa nasıl olur? bunun hayalini kurmuşumdur çoğu zaman.
Abimin biraz insan olmasının hayalini de kurmuşumdur çocukluğumdan beri..
Tüm çocukların mutlu olmasının hayali, imkanım olsa bir çocuğu, aileme almak, o çocuğun koruyucu ailesi olmayı çok istemişimdir.. Ama işte hayal.. Beli birgün gerçek olur umarım..

3- Şimdiye kadar çok hayalinizi gerçekleştirdiniz mi?

Düşünüyorum da, anne olmak benim çocukluk hayalimdi bunu gerçekleştirdim en azından. Başka da yok.. İşitme engelliler öğretmeni olmak isterken memur oldum bir de.. Belki de benim hakkımda hayırlısı olan buymuş.

4-Henüz gerçekleşmemiş ama illede gerçekleşecek dediğiniz bir hayaliniz var mı? Sakıncası yoksa anlat çabuk nedir? 

İstanbuldan uzaklaşıp,herkesin birbirini sevip kolladığı küçük bir sahil kasabasında yaşamak. Umarım gerçek olur bir gün. İmkansız gibi onu da biliyorum :D

Hımm bende kimi mimlesem? zaten çoğu arkadaşım yapmış görünüyor.
Ayşe'mi  mimliyorum..

Şube müdürümüz geldi, ben kaçıyorum şimdi. Atamalardan illallahhhh geldi anacımmmm

26 Eylül 2016

Yorgun....

Günaydın sevgili dostlar,
Beni özleyen yok bakıyorum da, tribimi atayım dedim. Kerime vardı bi tane kafadan çatlak o nerde hiç yazmıyor da diye düşünen yok mu aranızda?? Ölsem haberiniz olmayacak vallahi :)
Şaka şakaaa :)
Ben bu aralar çok yorgunum... Hem ruhen hem bedenen. Demeyin ki Kerime sen daha yeni geldin Kayseri'den. Evet daha yeni geldim fakat dinlenemedim.. Geldim çamaşır, ütü, Ela'nın okulu, alışverişi, hafta sonu MTSK sınav görevi derken bugünde işbaşı. Dinlenmeye hiç fırsatım olmadı. Terapilerimi yapmaya bile mecalim kalmıyor. Kitap okumak, örgü örmek vb... Dudak okuduğum için gözlerim çok ağrıyor uykusuzlukta bonusu.
Yanlış anlamayın şikayet değil.. Sadece biraz doluyum.. Yorgunluktan değil.. Düşüncesiz insanlardan dolayı.. Biraz iç dökmek istedim...

Amaaannn diyorum...
MTSK görevi esnasında yemek yemek için AVM'ye gitmiştik. Biraz da mağazalara bakalım deyip... Beymen outlet'e girdik bu elbise çok şirin ve değişik geldi gözüme.. Fiyatı görünce göz bebeklerim yerinden fırladı 0_0  tahmini fiyatları alayımmm :)
Dikiş diken arkadaşlarım valla çok şanslısınız bunun en alasını yaparsınız :)

Hadi ben bekleyen öğretmen atamalarını, toplu onaylarını, istifalarını yapayım.. Varsa enerjiniz bana yollayın birazını...

kiss me .*


19 Eylül 2016

2016-2017 Eğitim-Öğretim Yılı Hayırlı Olsun :)

Bu yıl bende veliyim.
Yukarıdaki cadının velisi :)
Sabah suratıma bile bakmadan sınıfına girdi. El bile sallamadan.
Duygusuz anası da ağlamadı işe gitti hemen.
Babaanneciğiyle kaldı okulda bi konuşma yapıp çıkmışlar.
Hadi bakalım..
Yarış atı kıvamında koşuşturulmayan, bolca eğlenilen bir eğitim öğretim yılı dilerim tüm öğrencilere..
Sevgiler.

12 Eylül 2016

İyi Bayramlar

Yıllardır anneme ''Her bayram hastasın bari bu bayram iyi ol'' derdim. Bu bayram da ben hastayım.. Tükürüğümü yaladım yani :D


Ela'nın da bayram yorumu: '' Böyle Türkiye olamaz, danaları neden kesiyorsunuz?'' Evet Ela kurban kesilirken görmüş. Malum ben hasta yatarken annem indirmiş aşağı.. Eski toprak işte, bişey olmaz mantığıyla indirmiş. Hoş Ela etkilenmişe benzemiyor.



Aslında anlatacak çok şeyim var.. Sorunlu bir abim var benim.. Dün Kayseri'de trafik kazası yaptık ve ucuz atlattık çok şükür.. Tek kötü yanı Ela'nın da olaya şahit olmasıydı... Neyse...

Cuma günü İstanbul yolcusuyuz kısmetse.. O değilde düğün için başka zaman yokmuş gibi bu bayram da 3 düğün var.. Biri kuzenimin.. Biri de akrabanın, biri de babamın arkadaşının. Hoş ben düğün için üstüme başıma bişey getirmedim.. Bi kot, Bi tişört, bi de spor ayakkabısıyla gitsem bi şey olmaz dimi? :D 

Büyüklerimin ellerinden (harçlık verirseniz :D ), küçüklerimin de gözlerinden öperim.. Tekrardan iyi bayramlar :* :*

17 Ağustos 2016

Nihan'ın Panoları









Bizim WhatsApp Çatlak Kızlar grubunun Niki'si Nihan'a yapmıştım bu panoları. Sağ altta olan Kokeshi ilk kanaviçe panomdur. Acemi acemi işlemiştim. Üstteki de düğün hediyesi olarak işlemiştim. Yeni gelin evinde en gözde köşesine koymuş canım benim. Güle güle kullansın.
O değil de kendi evimde hiç kanaviçe panom yok. Kendime de yapmalıyımmmm... Kokeshisinden. İsim olan çok banal eskimiş kart gelin bendenize hahaha :D



Sipariş üzerine de yapıyorum. Eğer ben de istiyorum diyorsanız tatlibelaela5238@gmail.com bana mail atabilirsiniz :)




(17 Ağustos depremini unutmadım diyemem yalan olur. Hatırlamıyorum da hatta bilmiyorum da. Küçüktüm, Adapazarı neresi bilmiyordum. Zaten kendim kekeme, yeni hasta, manyak bişeydim kendimi bile hatırlamıyorum topa tutmayın)

Sevgiler..

22 Temmuz 2016

Uçan Balon


Ülke olarak kötü günler geçirdiğimiz konusuna değinmeyeceğim..
Blogum bu konudan geri kalsın istedim. Gerçi Memur oluşumdan mütevellit tüm hesaplarım uzak.
Konuyu sapıtmadan, bu uçan balonu, hayali sevdiğiyle uçan balona binmek olan Özge için yaptım.
Kendisi çok beğenip çok mutlu oldu ya benden mutlusu olmaz :)

Bu yazısında Özgüş bana teşekkür etmiş :) Model seçimini kendisine bırakmıştım çünkü kendi zevkine göre olmasını istedim ve ben de çok severek işledim. Tek sorun sıcaklardan dolayı zorlanmamdı.. Geçte olsa bitti ve eline ulaştı..
Özgüş şimdi gelinlik provasında :)
Özgüş hep mutlu olsun..
İyi ki varsın Özgüş... Seviliyorsun..

Mutlu, umutlu günler...


Ps: Sipariş üzerine yapıyorum. İsteyen olursa tatlibelaela5238@gmail.com adresinden ulaşabilirsiniz. Model seçimi için Pintereste başvurabilirsiniz :)



14 Temmuz 2016

Ela 4 yaşında

Selam sevgili arkadaşlarım..
Blogumu ihmal ettim, okuyucularımda azaldı haliyle,
Ama haklı sebeplerim vardı. Birincisi, iş yerinde hemen hemen herşey engellendi fotoğraf bile yükleyemiyorum, yorumlara cevap veremiyorum.
ikincisi, işler çok yoğuuuunnnnn
Üçüncüsü, benim meşhur üşengeçliğim :)

Evet...
Ela hanımcım 4 yaşına girdi dün...
Benim çırpı bacaklı kızım ne çabuk büyümüş, halbuki daha dün doğmuştu.
Klasik laf işte.. daha dün doğmuştu, ne çabuk geçti lafı...

Duygu yüklü-duygu sömürüsü- yazı yazmayacağım buraya.. Kızıma ait anı defteri var oraya yazıyorum kendisi büyüyünce o defterden okur nasılsa..

Buraya da böylece yazmış bulunayım..

İyi ki doğdun minik farem, iyi ki beni seçmişsin..
Sana iyi bir anne olamadım biliyorum..
Çok korkunçsun anne gözlerini öyle açma korkuyorum diyorsun, Annen kötü cadı dediğimde de hayır kötü cadı değil sadece gözleri çok büyük diyorsun.. 
Gözlerim büyük değil aslında... 
Sadece annen kelimeleri birbirine bağlayamadığı için seni kaş-göz işaretleriyle uyarıyor :D
Her şeye rağmen iyi ki varsın bebeğim iyi ki...

(Amigurumi tavşanı ben örmüştüm eşimin kuzeninin bebeğine.. Ela hanımcım vermiyor ne yaptı hiç bilmiyorum :D Sana Masha öreceğim kışın dedim o da dedi ki anne sen masha'yı öreceğim demiştin örmedin bunu ördün daha öreceksin bekliyorum dedi. Ne diyeyim haklı çocuk )



20 Haziran 2016

Mim: Benim Hikayem

Sevgili Nabrut bu yazısında etkilendiğimiz hikayeyi yazmamızı istemişti bir mim olarak. Ama gelin görün ki benim elim gitmedi yazmaya. İşler yoğunlaşmaya başladı hiç keyfim yok aman neyse..
Gelelim hikayeme..
Beni etkileyen söz Tebrizli Şems'e ait..

"Hakkın karşına çıkardığı değişimlere direnmek yerine teslim ol. Bırak hayat sana rağmen değil, seninle beraber aksın. Düzenim bozulur, hayatımın altı üstüne gelir diye endişe etme. Nereden biliyorsun hayatının altının üstünden daha iyi olmayacağını?"

Sağlık sorunlarımla uğraşırken isyan etmemi engelleyen bir sözdür yukarıdaki söz.. Sabır, şükür ve dua'ya sığınmamı sağlayan da.

İkinci bir söz ise; Duha süresinden..

"Ve zamanı geldiğinde Rabb'in sana gönlündekini verecek ve seni hoşnut kılacak"

Hayattan ders almak, etkilenmek için birşeyler yaşamak gerekiyor zannımca. Yoksa hiçbiy şey etkilemez, ders vermez insana. Benim dersim ise "akışına bırak, dua et ve bekle" oldu.

İşte böyle. Biliyorum güzel yazamadım ama idare edin. Beynim durmuş durumda. İşler aşırı yoğun 3 kişi kaldık yetiştiremiyoruz. Tarayıcı arıza vermişken geldim yazmaya.
Sevgiler..